Nusaybin Devlet Hastanesinde biyokimya uzmanı olarak görev yapan Dr. Mustafa Keleşoğlu, katıldığı tenis turnuvalarında kendine özgü saç stili ve oyun tarzıyla ilgi odağı oluyor.
Dr. Mustafa Keleşoğlu, "Turnuvalara katıldığımda insanlar saçımı görünce 'çok iyi oynuyorum' diye düşünüyorlar. Sonra birinci sette oyunumu görünce dağılıyorlar. Saç modelim dikkat çekici. İnşallah sonraki turnuvalarda oyunumla gündeme geleceğim. " dedi.
Kendine özgü saç stiliyle Mardinli Dr. Mustafa Keleşoğlu, lisanslı sporcu olarak çıktığı kortlarda "madalya" hedefiyle raket sallıyor. İzmir Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu olan ve Nusaybin Devlet Hastanesinde biyokimya uzmanı olarak görev yapan Keleşoğlu, doğa, sanat ve spor alanlarında da çalışmalar yapıyor. Kovid-19 salgını dönemindeki boş zamanlarında ilgi duyduğu teniste kendini geliştirip lisans alan Keleşoğlu, bölgesel turnuvalara katılmaya başladı. Bu yıl ikincisi düzenlenen Ağrı Dağı Tenis Turnuvası'nda 3 maç kazanan Keleşoğlu, grup birincisi oldu.
"Saçımı görünce 'çok iyi oynuyorum' diye düşünüyorlar"
Keleşoğlu, katıldığı turnuvalarda saç stili ve eğlenceli oyun tarzıyla ünlü tenisçi Dustin Brown'a benzetildiğini söyledi. Aynı zamanda iyi bir tenis izleyicisi olduğunu vurgulayan Keleşoğlu, şöyle konuştu:
"Salgın döneminde yapacak bir şey aradım. Bu kadar sevdiğim bir sporu 'neden yapmayayım' dedim. Ders alarak tenise başladım. Zamanla kendimi daha çok geliştirip lisans çıkararak böyle turnuvalara katılmaya başladım. Turnuvalara katıldığımda insanlar saçımı görünce 'çok iyi oynuyorum' diye düşünüyorlar. Sonra birinci sette oyunumu görünce dağılıyorlar. Saç modelim dikkat çekici. İnşallah sonraki turnuvalarda oyunumla gündeme geleceğim."
Keleşoğlu, Ağrı'da geçen yıl ilk defa katıldığı tenis turnuvasında hiç galip gelemediğini fakat bu yılki turnuvada çıktığı 3 maçı da kazanmaktan mutluluk duyduğunu anlattı.
"Yorgunluk ve stres atmak için tenis oynuyorum"
Teniste daha başarılı olmak için çok çalışacağını aktaran Keleşoğlu, şunları kaydetti:
"Tenis bambaşka bir spor, halı sahadaki gibi 14 kişi bulmaya gerek yok. Bu çok büyük bir avantaj. Hatta bir duvar bulduğunuzda kendinizle bile oynayabiliyorsunuz. Hem estetik hem de vücudun her tarafını çalıştırıyor. Daha önce tenis oynamayanalar 'yapamam' demesinler. Ortalama 18-24 ders aldıklarında tenis oynama düzeyine geleceklerdir. Kesinlikle herkes hobi olarak tenis oynamalıdır. Ben biyokimya uzmanıyım ama fırsat buldukça mesleğimizin yorgunluğunu ve stres atmak için tenis oynuyorum." AA