Tarih: 16.03.2024 00:40

Araştırma Haber: Dedesinin hoşgörü çizgisinde yürüyen Hamidi

Facebook Twitter Linked-in

AK Parti Savur Belediye Başkan Adayı Avukat Engin Uğur Hamidi, yaklaşık yüz yıl önce bölgede hoşgörü timsali olmuş dedesi Şeyh Fethullah Efendi’nin tarihsel mirası ve birikimi üzerinde siyasi bir tarz ortaya koyarak Savur Belediye başkanı olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Peki yaldızlı harflerle Mardin tarihinin sayfalarında haklı bir yer edinmiş Şeyh Fethullah hamidi kimdir, şimdi kısaca ona bakalım.


1915’te, yani 1. Dünya Savaşı sürerken Ruslarla işbirliği yaptıkları gerekçesiyle Ermeniler bölgeden göç ettirilirken Mardin’deki Süryaniler de sürgünle karşı karşıya kalmış, Savur Şeyhi Fethullah Efendi’nin gayret ve fedakârlığı ile kurtulmuşlardır. 1914’lü yıllarda gerçekleşen Ermeni tehciri sırasında yörede bulunan Müslüman din adamlarından bir kısmı Hıristiyanların öldürülebileceği yönünde fetva verirken, Fethullah Hamidi ise bu duruma karşı çıkan din önderlerinden biri olmuştur. Fethullah Hamidi yayınladığı fetvada, bölgede farklı dinden olanları (özellikle Süryanileri) öldürmenin, dinen uygun olmadığını ve barış içinde yaşamanın gerekli olduğunu ifade etmiştir.

1915 yılında, bugünkü adıyla Gülgöze Köyü ve çevresinde karşılıklı bir muharebe yaşanmış, Süryanilerin toplandığı bu köy ve çevresi savaş meydanına dönmüş, bu durum üç ay sürmüştür. Süryaniler, Gülgöze’ye sıkışıp kalırken onların imdadına bölgenin önemli Müslüman din adamı sayılan Aynkef Şeyhi Fethullah Efendi yetişmiştir. Fethullah Hamidi, Süryanilerle Müslümanlar arasında arabuluculuk yaparken “savaş dursun, düşmanlık bitsin” demiştir. Görüşme ve pazarlıklar sırasında kapana sıkışmış halde bekleyen Süryani cemaatinin yanında yer almış, fetvalar yayınlamıştır.

Şeyh Fethullah Hamidi Güven Tesisi İçin Oğlunu Rehin Bırakmış

Ayrıca Şeyh Fethullah Efendi, anlaşma sağlanıncaya kadar, arada güven bağı oluşsun diye, oğlunu Süryanilere rehin bırakmıştır. Bu tavır, Gülgöze Köyü ve karşı taraf için mühim bir uyarı olmuştur. Neticede düşmanlık, korku ve güvensizlik kuyusundan bir barış çıkmıştır.  Fethullah Hamidi oğlunu Süryanilere rehin olarak bırakırken, sözler tutulmadığı takdirde, oğlunu öldürebileceklerini kendilerine ifade etmiştir. Daha sonra hemen Diyarbakır’a geçerek yetkililerden olayın sonuçlanmasını sağlayacak belgeyi almış ve olaylar böylece sona ermiştir. Bölgede anlatılanlara göre, Müslümanların katledilmesine karışmayan Ermeniler de bu fetvadan yararlanmış ve genel anlamda bir zarar görmemişlerdir.

Şeyh Fethullah Müslümanlar ile Hristiyanlar Arasındaki Sorunların Çözümü İçin Hep Başvurulan Kişi Olmuştur

O dönemlerde Hıristiyan ve Müslümanlar, yaşadıkları en küçük bir anlaşmazlıkta bile Fethullah Hamidi’ye başvurmuşlardır. Bu kişi, dinsel açıdan önder olduğu gibi adli olaylarda, eğitim konusunda, toplumsal felaketlerde de her zaman başvurulan bir kişi konumunda olmuştur. Savur Şeyhi Fethullah olarak bilinen Fethullah Hamidi’nin fotoğrafı, Süryanilerin bu bölgedeki en önemli yapıtı olarak bilinen Deyruzzafaran’da, Hıristiyan din adamlarıyla birlikte asılı durmaktadır. Bu fotoğrafın bir vefa borcu olarak asıldığı, Süryani cemaati yetkilileri tarafından dile getirilmektedir. Bu ufku açık ve fedakâr Hoca Efendi için Süryani kaynaklar “Beyaz esvaplar içinde nur yüzlü bir aziz, kurşunların içinden geçip gelen bir aziz kurtarıcı” ifadelerini kullanıyor. Yüz sene sonra Fethullah Efendi’nin mührünü mabetlerinin duvarına asan Süryaniler, kendi azizlerinin arasına resmini ilave etmişlerdir

Fethullah Hamidi’nin, bölge insanı ve yönetim nezdinde önemli bir yer işgal ettiğinin en önemli göstergesi, kendisine her konuda başvuruda bulunulduğunu gösteren yüzlerce (700) mektubun bulunmasıdır. Fethullah Hamidi, ileri görüşlülüğü, hoşgörüsü, müsamahakârlığı ile ön plana çıkmış ve bu yönleriyle tanınmıştır. Eğitim-öğretim faaliyetlerine de büyük önem vermiş, birçok yetim ve öksüz çocuğun öğrenim görmesine yardım etmiş ve bu konuda hiçbir fedakârlıktan kaçınmamıştır. Süryaniler, Fethullah Hamidi’nin torunlarından biri olan Ahmet Hamidi’nin öğrenim masraflarını karşılayarak ve yurt dışında bazı imkânlar sağlayarak Fethullah Hamidi’ye olan vefa borçlarını az da olsa karşılama yoluna gitmişlerdir. Ahmet Hamidi, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olmuş, Avusturya’nın Başkenti Viyana’da dâhiliye alanında uzmanlık ve doktora yapmış ve profesörlük unvanına yükselmiştir.

İşte bu büyük şahsiyet olan Şeyh Fethullah Hamidi’nin torunu Avukat Engin Uğur Hamidi, bugün AK Parti Savur Belediye Başkan Adayı olmuştur. Engin Uğur Hamidi, bugün dedesinin mirasını şiar edinerek bir siyaset tarzı ortaya koymaya çalışmaktadır. Bu tarzın özünde yer alan hoşgörü felsefesi kapsamında rakibine saygı ile yaklaşarak siyasi çalışmalarını sürdüren Uğur Hamidi, din, dil, ırk ayrımı yapmaksızın Savur’da yerel seçimi kazanmayı hedeflemiş ve bu yolda sağlam adımlarla ilerleyişine devam ediyor.

Türkiye’de siyaset dilinin sert ve siyasi ortamın gerilimlerle yüklü olduğu bir atmosferde Engin Uğur Hamidi, siyasi rakipleri olan İYİ Parti ve CHP adaylarını ziyaret etme cesaretini göstermiş, bu siyasi süreçte müstesna bir politikacı olduğunu ortaya koymayı başarmıştır.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —