HABER MERKEZİ
Buğday biçiminin bittiği, mısır ekiminin yapılacağı kritik bir dönemde CHP Milletvekili ve PM ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu üyesi Orhan Sarıbal, çiftçi sıkıntılarını yerinde araştırmak ve bu konuda tespitlerde bulunmak üzere Mardin, Diyarbakır; Batman ve Şırnak’ı kapsayan gezide Kızıltepe Buğday Pazarı tahıl ambarları önünde değerlendirmelerde bulundu.
Kızıltepe Zahireciler Derneği Başkanı Mehmet Şerif Öter’in İl dışında olması nedeniyle başkan yardımcıları Mehmet Veysi Duyan ve Eyüp Ekinci, CHP Mardin İl Başkanı Mehmet Kılıçaslan, CHP Mardin Üçüncü sıra Adayı Avukat Nurettin Kılıç’ın da eşlik ettiği Sarıbal, açıklama yapmadan önce buğday pazarında esnafları gezdi, onlarla tokalaştı ve bereketli olsun temennisinde bulundu.
TMO, Çiftçiye Geç Ödemesi Sıkıntı Yarattı
Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu üyesi CHP’li Orhan Sarıbal, tespit ettikleri çiftçi sorunlarını TBMM’ye de taşıyacağını belirterek,
“Şu anda Mardin/Kızıltepe Hububat alışverişinin yapıldığı borsanın olduğu alandayız. Bu yıl yağışlarında iyi gitmesiyle hububatta verim iyi özellikle buğdayda iyi bir verim var. Geçen yıl toprak mahsulleri ofisi 7500 liraya tonunu aldığı buğday bu yıl 8250+1000 lirayla 9250 olarak fiyatlandırıldı. Ama geldiğimiz noktada Toprak Mahsulleri Ofisinin 1 ay gibi ödeme ortaya koyması yani 1 ayda ancak ödemeyi yapması nedeniyle ciddi bir sıkıntı var.”
Hükümetin Tarım Politikası Yanlış
Ayrıca çiftçinin ÇKS meselesi üzerinden ve DEDAŞ meselesi üzerinden depolara yeterli miktarda ürün götürmediğini çok net bir şekilde gördüklerini açıklayan Sarıbal, borsa bölgesinde çok zayıf bir ticaret hareketinin olduğunu bütün bunların aslında uygulanan tarım politikaları ve fiyat alım yönteminden kaynaklandığını ileri sürdü. Çiftçinin ve tüccarın yaşadığı sorunlar olduğunu ifade eden Sarıbal sözlerine şöyle devam etti:
“Çiftçi elektrik maliyetleri altında boğulmuş durumda. DEDAŞ adeta çiftçinin büyük ortağı gibi. 1 dönüm arazinin yıllık elektrik maliyeti 6000 lira gibi bir rakama denk gelmektedir. 6000 lira! Yani buğday ekti. Kaldırdı mısır ekti. 1 yıl boyunca DEDAŞ’a vereceği para 6000 TL Dekar. Yani yüz dönümü 600 Bin lira gibi bir para. Çiftçi tohum, mazot, gübre, ilaç, biriken borçlar, günü gelmiş borçlar bunu ödemek zorunda. Bayi beklemez diğer borçlar beklemez. Ciddi bir sorun var. O yüzden Toprak Mahsulleri Ofisinin ödemeleri peşine çekmesi, 1 haftaya çekmesi zorunluluğu var. Bu da yetmez!”
Çiftçiden Yana Bir Politika İzlenmeli
Buğdayın Türkiye tarımının stratejik bir ürünü olduğunu ve ülke insanının ana besin kaynağı olduğunu vurgulayan Sarıbal, un, bisküvi, makarna, bulgur gibi soframızın temel ürünleri olduğunun altını çizdi. Kolluk kuvvetleri ile çiftçi trafolarının sökülmeye başlandığını belirten Sarıbal, “ Bütününe baktığımızda 21 yılda 96 milyon ton buğday ithal edilip 27 milyon dolar ödeme yapılmış olması benim bir çiftçi olarak vicdanımı sızlatıyor. Oysa çiftçimize yapılabilecek bir destek ile bu sorunların tümü aşılabilir, Türkiye’nin ihtiyacı olan bütün buğday üretilebilir. O nedenle bizim gerçekçi çiftçiden yana bir politika izleme zamanımız gelmiştir. DEDAŞ artık kontrol edilmesi gereken bir kurumdur. Bugünlerde elektrik trafoları sökülmeye başlanmış tekrar. İcralık olan çiftçiler kısmen tedbir aldırabiliyorlar. Ama şuanda Kolluk Kuvvetleri aracılığıyla trafoların tekrar sökülme noktasına geldiğini görüyoruz. Oysa üretimin tam ortası buğday hasadı yapıldı bitmek üzere. Şimdi bunun yerine mısır veya başka bir ürün ekilecek. Bu çiftçi nasıl yapacak bunu. Yani nereye dokunsanız binlerce dert, binlerce sorun.”
Çözüm Sağlıklı Tarım Politikası
Çözüm iktidarın yapacağı sağlıklı tarım politikasına bağlı olduğunu açıklayan Sarıbal sözlerini şöyle bitirdi:
“İthalatla bu iş yürümez. Dün COVİD-19. Hemen arkasından Ukrayna savaşı. İşte yeni yaşadığımız Rusya da ki gelişmeler. Bir ülke kendi gıda güvenliğini, temel gıda alanını yabancı şirketlere, yabancı ülkelere bırakamaz. Dolayısıyla gördüğümüz Mezopotamya, Mardin, Kızıltepe bütün Anadolu ekmek için can çekişiyor ama DEDAŞ sorunu çözülmeden tarımdaki girdi sorunu çözülmeden tarım için çok tehlikeli çanlar çalmaya devam ediyor. Mesajımız çok net yetkililer görsün ve bilsin. Her şeyin biz farkındayız. İktidar da farkında ama başka alanlardan kar anlayışı üzerinden hareket edip tarıma yeterli kaynak ayrılmıyor. Derhal tarıma yeterli kaynak ayrılmalı, DEDAŞ sorunu çözülmeli, TMO ödemelerini kısaltmalı ve çiftçinin borçlarından dolayı bu zulüm bu eziyet bir an önce tamamlanmalı ve çiftçi ürettiğinden para kazanacak bir düzene kavuşmalı. Verilen bu fiyatla 200 kilo, 300 kilo bir dönümden ürün alan çiftçi para kazanamayacağı gibi zarar edecektir ve gelecek yıllarda buğday ekimini bitirecektir. Yani Türkiye’nin geleceği buğday açısından tehlikelidir. Derhal tedbir almaya çağırıyoruz. Bakanlığı iktidarı ve yetkilileri.”