MAÜ’nün Akademik Yıl Açılışını Numan Kurtulmuş Yaptı

Mardin Artuklu Üniversitesinin 2021-2022 Akademik Yıl Açılış Törenini Adalet ve Kalkınma Partisi Grup Başkanvekili Prof. Dr. Numan Kurtulmuş yaptı.

Eğitim 16.10.2021 09:32:39 0
 MAÜ’nün Akademik Yıl Açılışını Numan Kurtulmuş Yaptı

Mardin Artuklu Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezinde düzenlenen Mardin Artuklu  Üniversitesi 2021-2022 Akademik Yılı Açılış Töreni, 63., 64. ve 65. dönem hükümetlerinin Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü, 2017-2018 yıllarında ise Kültür ve Turizm Bakanı görevlerini yürüten, Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanvekili Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’un katılımıyla gerçekleşti.

Törende ayrıca Mardin Valisi Mahmut Demirtaş, AK Parti İstanbul Milletvekili Hasan Turan, AK Parti MKYK üyeleri Ahmet Fethan Baykoç, Alaattin Parlak,  Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özcoşar, Mardin Ak Parti İl Başkanı Faruk Kılıç başta olmak üzere ilçe kaymakamları ve  belediye başkanları ile çok sayıda il protokolü, akademik-idari personel ve öğrenci katıldı.

MAÜ Devlet Konservatuarı akademisyenlerinin icra ettiği klasik gitar ve ney  dinletisiyle başlayan tören, Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ve Kuranı Kerim Tilavetinin ardından  Mardin Artuklu Üniversitesi tanıtım filminin gösterimi ve Mardin Valisi Mahmut Demirtaş ve MAÜ Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özcoşar’ın açılış konuşmasıyla devam etti.

Dünya ölçeğinde yaşanan salgın koşulları nedeniyle uzaktan eğitim ile devam edilen bir buçuk yıldan sonra yüz yüze eğitime başlamanın heyecanını yaşadıklarını söyleyerek sözlerine başlayan Prof. Dr. İbrahim Özcoşar, 
“Hem Türkiye hem de dünya akademisinde güçlü bir Sosyal Bilimler Üniversitesi olma şiarıyla yola çıkan ve 2019 yılından beri “ahlak, bilgi, üretim” mottosuyla akademik ve kurumsal vizyonunu sürekli geliştirme ve güncelleme çabası içinde olan Mardin Artuklu Üniversitesi olarak bizler,  bilginin; ilim, irfan ve hikmet denkleminde yeniden üretilmesi” ve “kendi coğrafyasının zengin ilmi ve kültürel sermayesini dikkate alan ve değerlendiren, akl-ı selim, kalb-i selim ve zevk-i selim sahibi bir gençlik yetişmesi” anlayışıyla bilimde özgün, özgür, yenilikçi, paylaşımcı ve özne bir akademi inşa etme yolunda ilerlemekteyiz.

 2007 yılında kurulan üniversitemiz, Mardin’in içinde bulunduğu coğrafyanın medeniyet tarihinden bugüne tevarüs eden ilmî, tarihî, iktisadî ve kültürel müktesebatını daha ileriye taşıyacak misyon ve vizyonuyla geçmiş-şimdi ve gelecek arasında bilimsel/ilmî bir köprü kurma sorumluluğuyla yola çıktı. Bu sorumluluk çerçevesinde, üniversitemiz henüz kuruluş aşamasının başlarında, özgün bir sosyal bilimler üniversitesi vizyonunu tercih etti.  Bu vizyon çerçevesinde köklü bir geleneğin ilişki ağları bağlamında simgeselleştirdiği geleneksel kavramlarla, postmodern felsefe ve insan bilimlerinin yeni açılımlarla büyülü hale getirdiği bazı kavramları mezc etmeye yönelik bir yaklaşım belirledik. Bu yaklaşım, yeni okuma biçimleri üretmek hedefine yoğunlaşarak, sosyal bilimler alanında yeniliklere açık, sorgulayan, düşünen, toplumsal yapıyla güçlü bağlara sahip akademik habitat oluşturmayı ilke edindi.  Bu konuda üniversitemizin 14 yılda önemli işler yaptığını düşünüyorum.” dedi.

“Sosyal Bilimler +5T Vizyonumuz ile Marka Değer Haline Geleceğiz”

 “Son iki yılda sosyal bilimlerin yanında bilimsel, akademik ve kurumsal kimliğimizi daha ileri noktalara taşıyacak yeni odak noktaları belirledik. Bulunduğumuz coğrafyada değer üretecek bu coğrafyaya değer katacak, bölgesel/yerel çalışmalara vizyon kazandıracak, girişimci ve inovatif  bir üniversite modeli bu odak noktalarının ortaya çıkışında belirleyici oldu. Yine Mardin’in Orta Doğu pazarına yakınlığı, şehrin genç ve dinamik insan gücüne sahip olması, İpekyolu gibi önemli bir uluslararası ticaret hattı üzerindeki stratejik konumu, kültür ve inanç turizminde köklü bir marka kenti olması, sahip olduğu verimli ovaları ve zengin tarım potansiyeli ile güneş enerjisi başta olmak üzere yenilenebilir enerji potansiyelinin varlığı konularındaki dikkat çekici özellikleri bu odak noktalarını merkeze alan yeni bir vizyonu kaçınılmaz kıldı. Kısaca Sosyal Bilimler +5T olarak formülize ettiğimiz yeni vizyonumuz; sosyal bilimlerin yanında Tıp, Turizm, Tarım, Tasarım ve Ticaret odaklarından oluşuyor.
Tıp, turizm, tarım, tasarım, ticaret unsurlarından oluşan 5T vizyonu, bilimin ve bilimin pratikteki karşılığının önemli sacayaklarını oluşturuyor. Sosyal Bilimler+5T vizyonu ile  şehirleşmeden eğitime, sanayiden tarıma, sağlıktan turizme pek çok alanda, Mardin’e ve ülkemize katkı sunmayı amaçlayan üniversitemiz, bilim, üretim ve toplum arasındaki doğrusal ilişkiye odaklanıyor.” diye konuştu.

“Üniversitemizin Yükselişi Devam Ediyor”

“Sağlık Bilimleri Fakültesi ve SHMYO  ile başlayan Tıp çalışmalarımız  Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın tensipleriyle 30 Nisan 2021 tarihinde üniversitemiz bünyesinde Tıp Fakültesi’nin kurulmasıyla daha üst bir noktaya taşındı.  Müslüman Türklerin Anadolu’da ilk bimaristanı inşa ettikleri Mardin’de Tıp Fakültesiyle birlikte 3. Basamak  sağlık kuruluşunun olmamasından kaynaklanan büyük boşluk böylece doldurulmuş oldu. Tıp Fakültesinin meyvelerinin kısa süre içinde almaya başladık.   Mardin Devlet Hastanesi’nin “Eğitim ve Araştırma Hastanesi” statüsüne kavuşması ile Tıp Fakültemizin somut anlamda hem araştırma hem de öğrenci yetiştirme için kullanabileceği ve kendi kadrosunun sağlığın farklı dallarında aktif olabileceği bir hastanesi oldu. Mardin’de Tıp Fakültesinin açılması sürecinde çok ciddi desteklerini gördüğümüz sayın bakanım Prof. Dr. Numan Kurtulmuş’a kalbi şükranlarımı arz ediyorum.” şeklinde konuştu.

 

“Türkiye’de İlk Sıradayız”

“Mardin Artuklu Üniversitesi Türkiye’nin sayılı Turizm Fakültelerinden birine sahibiz. Şu anda Turizm alanında en çok yüksek lisans ve doktora  programı olan üniversitelerden biriyiz. Turizm  alanında yaptığımız  projeler ile adından söz ettiren Üniversitemiz, büyük bir başarıyı daha hanesine yazdırarak Turizm alanında en prestijli kurumlardan olan Avrupa Konseyi Kültür Rotaları Enstitüsü’ne (European Institute of Cultural Routes) Türkiye’den üye olabilen ilk üniversite oldu. Yine Aynı şekilde, üniversitemizin %100 Arapça eğitim veren bölüm ve program sayısıyla Türkiye’de bir ilki gerçekleştirdi. Uluslararası öğrenci sayısında % 15 oranı ile Türkiye’de ilk sırada yer alıyoruz.” şeklinde konuştu.
 “Başarılı Bir Öğretim Yılı Olmasını Temenni Ediyorum”

Açılış konuşmasının Adalet ve Kalkınma Partisi Grup Başkanvekili Prof. Dr. Numan Kurtulmuş selamlama konuşması ve açılış dersi için kürsüye davet edildi. Konuşmasına Mardin Artuklu  Üniversitesi’nin 2020-2021 Akademik Yılı Açılış Töreni’ne katılmaktan dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirerek başlayan Prof. Dr. Numan Kurtulmuş,

 “Hayatının önemli bir kısmı üniversitelerde geçmiş, başbakan yardımcısı olduğum güne kadar üniversitelerde ders vermiş biri olarak, üniversitelerden davet geldiğinde vakit buldukça bu davete icabet etmeyi vazife olarak telakki ediyorum. Özellikle de ülkemizin genç nesil üniversitelerinden biri olan Mardin Artuklu Üniversitesi’nin açılış törenine icabet etmek bir sorumluluktu. Uzun bir aradan sonra yüz yüze eğitimden mahrum kalmanın ne büyük bir özlem ve beklenti olduğunun farkındayım. Keyifli, zevkli ve başarılı bir öğretim yılı olmasını temenni ediyorum” diye konuştu.

“Üniversitelerin İki Önemli Özelliği Bulunmaktadır”

Üniversitelerin iki önemli özelliği olduğunu söyleyen Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, “Bunlardan birincisi dünyadaki bütün kalkınma hareketlerinin temelinde yatan ana unsurlarından birinin başarılı üniversiteler ve iyi araştırma merkezleri olduğudur. Üniversiteler, itici gücü oluşturarak ülkelerinin ileri gitmesine olanak tanımıştır. Bu anlamda üniversiteleri sadece bir eğitim kurumu olarak görmek eksiktir. Çünkü üniversite; şehir, şehirle bütünleşen bir canlılık, sanayi ve ekonomi ile bütünleşmiş bir bilim yuvası demektir. İkinci unsur ise tüm büyük medeniyetlerin üniversiteler etrafında şekillendiğidir. Tarihteki tüm medeniyetlerin arkasındaki temel direk üniversitelerdir. İşte bu iki tarihsel gerçeğin farkında olarak Türkiye’de eğitime büyük önem veriyoruz” ifadelerini kullandı.

Üniversite Sayısı 76’dan 207’ye Çıktı

Yükseköğretim alanındaki son gelişmeler hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, “Son yıllarda üniversite sayısı 76’dan 207’ye çıkmıştır. Üniversiteye erişim bakımından öğrencilerin önünde engel kalmamıştır, her ilde bir üniversite vardır ve yaklaşık 8.5 milyon üniversite öğrencisi bulunmaktadır. 8 binin üzerinde doktora öğrencimiz var ve 250 bin yabancı öğrencimiz var. Yabancı öğrenci barındırma bakımından Artuklu Üniversitemiz de Türkiye'nin önemli üniversitelerinden biri. Bu yabancı öğrencilerimiz sadece bizim misafirlerimiz değil aynı zamanda mezun olduktan sonra bizim kültür elçilerimizdir. Özellikle de üniversitelerin içerisinde ihtisaslaşmanın ortaya çıkması ile birlikte adımların çok daha güçlü atıldığını görüyoruz. Üniversite sayısının artması kaliteyi düşürmez. ABD’de beş binin üzerinde üniversite var. Bunun içerisinde Harward ve MIT gibi ilk 500’ün içerisinde üniversite olduğu gibi sıradan üniversiteler de bulunmaktadır. Bu açıdan üniversite sayısının artmasını rekabeti arttıran bir fonksiyon haline getirilmeliyiz. Üniversite sayımız son on yılda iki buçuk kat arttı. Bunun yanı sıra şu anda 250 bin uluslararası öğrenci üniversitelerimizde okumaktadır. Afrika’dan Asya’ya, Balkanlar’dan Kafkasya’ya kadar Türkiye’nin dostları dediğimiz büyük bir diasporanın oluşması üniversitelerimiz sayesinde gerçekleşiyor. Bütün bu gelişmeler daha da ileriye gidecek.  İlerleyen süreçte ilk 500 üniversitenin arasında 3 Türk üniversitesinin yer almasını hedefliyoruz” diye konuştu.

İlk Ders: “Türkiye’yi Yarınlara Taşımak”

 

Türkiye’yi yarınlara taşımak gayesi ile yeni bir dünya barışı  tesis etme hedefi arasında ciddi bir sorumluluk bilincinde olduklarını ifade ederek açış dersi konuşmalarına başlayan Prof. Dr. Numan Kurtulmuş,
“Tüm toplumsal çalışmalarımızın esasını; iddia, irade ve ahlak başlıkları altında değerlendirmek gerekir. Bugün görüyorum ki Mardin Artuklu Üniversitesi de Bilgi, Ahlak ve Üretim mottosuyla akademik ve kurumsal vizyonunu oluşturmuş. Çalışmalarımızın başarılı olması için bu üç kavram olmazsa olmazımızdır. Temel bir iddiası olmayanında  topluma söyleyecek bir sözü de olmaz. Bizim  birinci ve öncelikli iddiamız yeniden güçlü ve büyük Türkiye’ye  ulaşmaktır. Bu hedefimize ulaşmak adına Türkiye’nin istikrarlı ve güçlü bir ekonomiye sahip olması için mücadele etmek zorundayız. Yaşadığımız dönemde ve dünyanın şartları içerisinde ekonomisi güçlü olmayan bir Türkiye’nin çok fazla sözü olmaz. Ekonomimiz istikrarlı ve güçlü olacak ki demokrasimiz de güçlü olsun. 

Güçlü ve büyük Türkiye iddiasının gerçekleşmesi aynı zamanda demokrasi ile de ilgilidir. Güçlü bir demokrasi hedefimiz olmalıdır.  

Devlet- Millet  kaynaşması ise güçlü ve büyük Türkiye iddiamızın temel gerçeklerindendir. Güçlü bir ekonomi ve güçlü bir demokrasi  ancak devlet- millet kaynaşmasını sağlayabilmiş  toplumlarda  söz konusudur. Güçlü ve büyük Türkiye iddiası için dördüncü unsur etkin dış politikaya sahip olmaktır. Bu coğrafyada edilgen olan bir Türkiye asla ayakta duramaz.  Bir asır evvel çizilen sınırların bir asır sonra yeniden çizilmeye başlandığı şu dönemde olan biteni seyreden değil,  olan bitenlerde sözü olan,  çözümü olan, etkin bir Türkiye siyasetini oluşturmak ve sürdürmek durumundayız.” dedi.  

Millet Varlığımıza Sahip Çıkmalıyız

“Güçlü ekonomi, güçlü demokrasi, güçlü devlet-millet kaynaşması ve etkin dış politika, bir ülkenin geleceğe doğru, güçlü bir şekilde yürümesinin dört ana unsurudur. Ancak Türkiye  dediğimizde, ülkemiz 82 milyondan, coğrafyamız sadece 786 bin kilometreden ibaret değildir. Türkiye aynı zamanda büyük bir “millet varlığı”na sahiptir. Adriyatik’ten Çin Seddi’ne Fas’tan Endonezya’ya kadar dünyanın her yerinde dostlarımızın, ırkdaşlarımızın dindaşlarımızın ve aynı istikamette yürüdüğümüz mazlum milletlerin olduğu, yüz milyonlarca insanın gözünün içine baktığı bir ülkeyiz” dedi.

“Adanmışlık Ruhu”na İhtiyacımız var

Adalete dayalı yeni bir dünya düzeni, mazlumların sözcüsü ve öncüsü olmak, özgür iradeye ve özgür irade ile gerçekleştirilecek çalışmalarda başarılı olabilmek için her şeyden evvel “adanmışlık ruhu”na ihtiyacımız olduğunu ifade eden Kurtulmuş,
“Adanmışlık ruhu  bizlere direnme bilinci kazandırır. Bu topraklarda vuku bulan her türlü haksızlığa karşı sözüyle, eylemiyle vicdanıyla ve iradesiyle direnmiş bir milletiz biz.

Toplumumuzun  daha ileriye götürmek, daha güçlü hale getirebilmek için bilimde, kültürde, sanatta, teknolojide, estetikte, felsefede, eğitimde, inovasyonda gayretle çalışmamız gerekiyor.  Bizim medeniyetimizde ki en büyük paye;”bilmek”tir. Bilmek; genişleyen halkalarla evvela kendini bilmek, dünyayı bilmek, kâinatı bilmek ve nihayetinde Rabbini bilmektir. Bilenle bilmeyen bir olmaz.

Tüm bu bahsettiğimiz ilkeler eşliğinde ”geleceğin Türkiye’si nasıl bir Türkiye olacak” sorusu sorulduğunda verdiğimiz cevap elbette “gençlik”le ilgili olacaktır. Geleceğin Türkiye’si gençliğimizdir.  Geleceğin Türkiye’si özgürlük eşitlik ve adalet ilkeleri üzerinden yükselen büyük Türkiye’dir. Geriye giden yerinde sayan zaman kaybeden Türkiye değil, sürekli daha iyiye doğru “yükselen büyük Türkiye” gelecek hedefimizdir.  Geleceğin Türkiye’si farklılıkların birlikte ve esenlik içinde bir arada yaşandığı bir Türkiye’dir.  Bizim bu konudaki tarihi tecrübemiz bizi tüm dünyaya örnek kılmaktadır.  Türkiye’miz iradesi sağlam, iddiası güçlü ve bunun için fedakârca gayret eden toplumsal ahlakı kuşanarak mücadele eden gençlerimizin omuzlarında yükselecektir.” dedi.

 MAÜ Rektörü İbrahim Özcoşar Numan Kurtulmuşa plâket takdim etti.
Akademik Yıl Açılış Töreninin ardından Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, Mardin Artuklu Üniversitesi Merkezi Kampüs alanında bulunan Sosyal Yaşam Merkezi ve Merkezi Yemekhane açılışını yaptı.