Milletlerin hafızalarında unutulmayacak ve yüzyıllarca nesiller boyu dilden dile aktarılacak tarihî dönüm noktaları vardır. Aziz Milletimizin tarihinde de 15 Temmuz tam olarak böyle bir dönüm noktasıdır.
Ülke tarihimizdeki en hain ve en alçak darbe girişimi olan 15 Temmuz ihanetinin 8. yıl dönümündeyiz.
15 Temmuz gecesi aziz milletimiz, hain darbe girişimini onurlu direnişiyle, büyük ve yalçın dağlar misali sarsılmaz imanından aldığı güçle bozguna uğratmış ve hafızalardan asla silinmeyecek büyük bir destan yazmıştır.
O gece fezada yankılanan ezanlar, selalar ve tekbirler ile aziz milletimiz, istikbaline ve istiklaline vurulmak istenen prangaları parçalamıştır.
15 Temmuz gecesi “Türkiye Yüzyılının Kahramanları” Malazgirt’ten İstanbul’un Fethi’nden, Çanakkale Zaferi’nden ve Kurtuluş Savaşı’ndan aldığı güç ve ilhamla kahramanca mücadele etmiş, “Kaderin üstünde bir kader var” demiş ve cennet yurdumuz üzerindeki hain planları ve çirkin emelleri bertaraf etmiştir.
Bugün, “Tek Millet, Tek Bayrak, Tek Vatan, Tek Devlet” şiarıyla milli birlik ve beraberliğimizi güçlendirerek 86 milyon bir bütün olarak Türkiye Yüzyılını inşâ ediyoruz.
O gece, sabahı beklemeden, bir saniye bile düşünmeden, gözlerini bir an bile kırpmadan, sağına ve soluna bakmadan, hainlerin planlarını bozmak için tankların önüne yatan yiğitlerimizi, şehitlerimizi ve gazilerimizi unutmadık, unutmayacağız ve unutturmayacağız.
Ülkemiz üzerinde sinsi ve hain planlar yapan hiçbir habis oluşumun ve terör örgütünün, dünyanın neresinde olursa olsun varlığına izin vermedik vermeyeceğiz.
Allah bu kutlu mücadelede Devletimizin ve tüm güvenlik güçlerimizin yardımcısı olsun.
Bu düşüncelerle 15 Temmuz hain darbe girişiminin 8. yıl dönümünde, elde bayrak, dilde tekbir, kalpte iman ile şehit olan kahramanlarımızı rahmetle ve şükranla yâd ediyorum. Gazilik payesi ile şereflenen kardeşlerimize hayırlı ömürler, sağlık ve mutluluklar diliyorum.
Rabbim birliğimizi, beraberliğimizi ve kardeşliğimizi dâim kılsın. Ülkemizi, Devletimizi ve milletimizi muhafaza ve muzaffer eylesin.